Aleksander Tekniği Nedir?
Derleyen: Erol Yurderi
Duruş eğitimi olarak târif edilse de, bu basit kavramın ötesinde vücûdun ve zihnin uyum içinde olmasının sağlandığı bir teknik olarak görülmelidir. Aleksander tekniği, hastaya vücûdunu öğrenilmiş, sonradan eklenmiş hareketlerden kurtarıp, kendi temel, doğal duruşu ve hareket biçimlerini kazanmayı öğretir.
Tekniğe kendi ismini veren Frederick Matthias Alexander, 1869 yılında Tazmanya'da doğdu. Şiir ve şarkılar söyleyen Aleksander, sesini yavaş yavaş yitirmeye başlayınca bunun nedenlerini araştırdı. Ayna önünde şiir okurken kendini incelediğinde, vücûdunu yanlış kullandığının farkına vardı. Her söyleyişe başlarken kafasını geriye itip boğazını kalınlaştırdığını gözlemledi. Bu garip duruş biçimi kendisine normal görünse de, düzeltmenin iyi olacağına kanaat getirdi ve böylece bu garip hareketleri yapmayıp, gerilim yaratmadan konuşabilinceye kadar egzersiz yaptı. Sonunda sesi düzeldi ve bundan sonra sesini konuşurken hiç kaybetmedi.
Aleksander, nefes alma ve daha düzgün durma alıştırmaları yapmaya devam etti. Bunun sonucunda kendini daha sağlıklı hissetti ve kendine olan güveninin arttığını gördü. Daha sonra başkalarına da değerli bulgularını öğretti ve onları bu konuda cesaretlendirdi, alınan sonuçlar çok iyiydi. Bundan sonra kendini ve diğer insanları gözlemleyerek, insanları en azından faydalı olmayan, günlük hayatta alışık oldukları hareketlerden kurtulmaya ve onları garip, doğal olmayan duruş ve hareketleri bırakmaya cesaretlendirici bir sistem yarattı. Avustralya ve Yeni Zelanda'da on yıl öğretmenlik yaptıktan sonra 1904 yılında Londra'ya gitti. Çalışmaları ve fikirleri yavaş yavaş tanınmaya başladı. Daha sonra New York'ta 1943'e kadar çalıştı. Küçük kardeşi A.R.Aleksander'i metotlarını geliştirmesi için ABD'de bıraktı. "Kendini Kullanma" adlı kitabını 1932'de yayınladı ve o tarihten itibaren de öğretileri Batı dünyasında hızla yayıldı. 1955'te öldüğünde 87 yaşındaydı. Arkasında kendi çalışmalarını devam ettirecek az sayıda öğretmen bırakmıştı. Günümüzde dünyanın her yanında okulları mevcuttur ama bunların en önemlileri Londra'da bulunmaktadır. İsrail, Zürich, Londra, San Francisco, Chicago'da da önemli okulları vardır.
Doğru oturuş şekli
Aleksander Tekniği, Nasıl Uygulanır?
Diğer alternatif tıp terapilerine benzemeyen Aleksander tekniği yalnızca birinin diğerine bir şeyler yaptığı bir tedavi değildir. Daha çok, bir uzmanın denetlediği ve cesaretlendirdiği bir kendi kendini eğitme sürecidir. Aleksander tekniği hastaya, vücudunu öğrenilmiş, sonradan eklenmiş hareketlerden kurtarıp kendi temel, doğal duruşu ve hareket biçimlerini kazanmayı öğretir.
Olgunluk yaşına eriştiğimizde bir çoğumuz zihni ve fiziki gerilim yaratan zararlı duruş alışkanlıkları kazanmış oluruz. Aleksander prensibi kendini organize etmenin yeni bir yoludur ve ciddiye alınması gerekir. Bütün diğer faydalı terapilerde olduğu gibi ilk önce bir tür teşhis yapılması gerekir. Aleksander öğretmenleri - ki, onların büyük bir çoğunluğu tıp doktoru değildir- kişideki hatalı duruş alışkanlıklarını ortaya çıkartırlar. Öğretmenlerinin kullandığı metotlar kişilere, günlük hayatın normal hareketlerinden sonra en uygun duruş haline gerilimsiz olarak dönebilmeleri için yardım etmektedir.
Her şeyden öte, hepimiz bazı şeyler yüzünden gergin duruyoruz, bir çoğumuz ofis masalarında eğik oturuyor, direksiyon başında kamburlaşıyor ve televizyon karşısında uygunsuz pozisyonlarda uyuyoruz. Bu gibi yanlış hareketler Aleksander tekniğini bilmeyenlerde iyice alışkanlık yaratıyor ve de fiziksel hastalıklara yol açıyor.
Gerçekten stresli yaşam koşullarımıza ek olarak bir çok kişi yürürken, otururken ve dururken tembellik yapmakta ve bunun sonucunda da yıllar geçtikçe vücutları, bezgin oturuşlarını, çökmüş omuz başlarını, çökmüş sırtlarını ve düşen başlarını düzelteyim derken dengesizleştirmektedir. Bu bezgince eğri oturuş göğüs kafesinin genişleme kapasitesini etkilemekte, bu da solunumu zorlaştırmaktadır.
Yanlış oturuş şekli
Ne için kullanılır?
Aleksander tekniği vücuda duruş dengesini yeniden kazandırmayı amaçladığından özellikle aktörler, müzisyenler ve dansçılar gibi eğitimden büyük oranda faydalananlar için çok değerlidir. Bununla beraber, kişinin kendini iyi hissetmesini sağladığı ve kimi zaman da sağlığı yerinde olmayanları iyileştirdiği için bir alternatif tedavi türü olarak gittikçe daha popüler olmaktadır. Önemle üzerinde durulması gereken odur ki, her ne kadar bazı doktorlar bilinen tedavi yöntemlerine ek olarak kullanıyorlarsa da, Aleksander tekniği ilk elde belli hastalıkları iyileştirmenin bir yolu değildir.
Aleksander tekniği özel duruş problemleri, soluma güçlükleri ve konuşma bozuklukları olan kişilerde etkin olmaktadır. Aleksander'in kendisi de metodunun, hiçbir zaman tıbbî bir tedavi yöntemi olduğunu ima etmemiş, bir tür kendi kendine yardım metodu oluğunu belirtmiştir.[1][2]
Kaynaklar
[1] Andrew Stanway, "Alternatif Tıp El Kitabı", İnsan Yayınları, İstanbul, 1990.
[2] www.minidev.com/atip/tip_alew.asp