İlm-i Simâ ve Kıyafet-nâme
Bu
ilmi iyi bilen bir adam, dostunu düşmanını daha kolay tanır. Zirâ insanın alacası içinde olduğundan zâhir görünüşe çabucak aldanılmamalıdır. Görüştüğümüz insanlar hangi kıyafette hangi tabiattedirler? Mesela başı küçük, burnu büyük, yüzü yuvarlak, boyu uzun veya kısa, saçı
sarı veya siyah, el parmakları ince veya kalın, gözleri siyah veya yeşil, yahut gökmavisi olan bir adam, nasıl bir ahlak sahibir, ne karakterdedir? Bunları bilmek büsbütün lüzumsuz sayılmaz.
Bazı adamlar görüyoruz ki pek zeki oluyor. Bazı kimseler de daha doğarken
"zihn-i evvel"; hatta birer dâhi olarak dünyaya geliyorlar. Yaradılışında san'atkâr, hünerli, her işe elverişli,
"hezâr-ı fenn" denilen şekilde fevkâlâde kaabiliyetli oluyorlar. Bu, neden ileri geliyor?
Bazı yüzler
ve bakışlar da var ki, hakikaten ruhsuz, sevimsiz
ve korkunçtur. Ne tarafından baksanız dehşet verir. Böyle ruh sıkıcı
ve korkutucu adamlar, çok defa canavar bakışlı
ve korkutucu olabiliyorlar. Böyleleri, içinden düşmanlık besler, kin güder. İnsan, bunlarla pek görüşmek istemez. Yüzlerini bile görmeye katlanamaz. İnsanın gözü kararır. Haklı olarak:
"Yüzüne bakanın işi rast gitmez."
"Yüzüne bakan, yüz on para zarar eder."
"Yüzünün Rabb-i yesir'i silinmiş..."
"Yüzünün astarı kalmamış."
"Suratında meymenet yok."
"Soğuk nevâ, soğuk nevâle, suratsız adam..."
"Yıldızım onunla barışmadı."
deriz.
Bu şekilde ruhun hoşlanmaması, nefret
ve istiğnanın bu derecesi acaba neden dolayıdır? Neyin tesiri altındadır?
Buna karşılık nice yüzler de vardır ki gâyetle tatlı, sıcak, sevimli
ve alımlıdır. O derecede güzel
ve çekicidirler ki, insan gözünün sanki hayatta (görüp) görebileceği en güzel yüz, bu insan yüzü; en güzel göz, bu insa gözüdür. Böyleleri için de;
"Ne sıcak kanlı, ne hoş adam, insan görünce içi açılıyor."
"Yıldızım barıştı." yahut
"Perim hoşlandı." deriz. Zaten ona karşı beslediğimiz teveccüh
ve temâyüller, her hâli ile onu söyler onu gösterir. Bu kan kaynaşmasının, bu gönül kaptırmanın sebebi
ve hikmeti nedir
ve nelerdir acaba?
"Sıcak kanlı, kanı sıcak, kanım kaynadı, ruhum sevdi..." Bunlar ne demektir? nedne her insanda bu tecelli olmuyor? İşte bunlara benzer şaşılacak
ve düşündüren yüzlerce soru, yüzlerce garâb
ve esrârlı hâl
ve tezâhürler vardır ki sebep
ve mâhiyetleri kesin olarak bilinemiyor, bulunamıyor.
Böyle olmakla beraber bu hususta pek eski zamanlardan beri mufassal, muhtasar hayli kitap yazılmış, hayli fikir
ve müteâlâlar ileri sürülmüştür.
Devamlı araştırma
ve denemeler neticesi olarak
simâ ve kıyafet-nâme ile tabiati keşif
ve tâyin etmek, hususi bir ilim hâline getirilmiştir.
Bu mezvuda dikkat
ve tetkike şâyan bir nokta daha var: Bazı nesil
ve milletlerin yalnız renk
ve ırk ciheti ile değil, şekil itibari ile de simâları
ve hâlleri birbirine benzemez. Mesela bazı yüzler vardır ki, yaratılışından çirkin, soğuk
ve sevimsizdir. Alınları sert
ve geniş, burun ekseriya kısa
ve basık, delikleri yayvan, ufacık kırpık gözleri -tıpkı japonlar gibi- içeriye batmış, elmacık kemikleri çıkık, saçlar kırık; çene, ince, uzun
ve ileriye uzamıştır. Bir kısmında bakışlar haşin
ve serttir. Gülmez, konuşmaz. Hülasa devamlı somurtma, ekşimiş, seyrek sakallı bir surat...
Yine mesela Kuzey halkı hemen umumiyetle yassı
ve geniş yüzlüdür. Elmacık kemikleri kabarık olur. Dudakları şişkin, saçlar kumral, yumuşak
ve siyahtır.
Fİnlandiyalılar dar bir alına, etlize yarık bir ağıza mâlik olup burunları adeta arkaya kaçmış olan alınlarına varır.
Kazakların da Kırım Tatarları, Kazan Türkleri gibi elmacık kemikleri kabarıktır. Yüzleri hafifçe geniş
ve bir çoğunun burunları hafifçe gaga şeklindedir.
Millet farklılıklarında görülen ayrılışlar gibi eski âdet
ve inanışlar arasında asırlar boyu kuvvet
ve tesirini kaybetmemiş, hatta bir kısmı
"bilgi" hâline gelmiş öyle sözler vardır ki, canlı misalleri ile doludur. Bunlardan el, ayak, göğüs, karın, diz
ve oyluklar için söylenenler kitaplara da geçmiştir.
Kaynak: "Kenzü'l Dua-ı Fethiyye Fi Esrâr'ül Hurufiyye"
Bu kategorideki Kimi Makaleler
Beden Dili
Benler ve Manaları
Ben'lerden Kişilik Analizi ve Yüz Okuma Sanatı
Erkeklerin Yüzündeki Benlerin Anlamları
Kadınların Yüzündeki Benlerin Anlamları
Kıyafetnâme Bilgileri
Kıyâfetnâmeler